Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Lefkoşa’da gerçekleştirdikleri basın toplantısında, Kıbrıs sorununda Türkiye'nin yapıcı tavrının süreceğine dikkat çekildi.
Türkiye'de yeni yönetimin kurulmasının ardından, Dışişleri Bakanı olarka ilk resmi ziyareti KKTC’ye gerçekleştiren, Çavuşoğlu ve ev sahibi Akıncı, konuşmalarında Yunanistan’da meydana gelen orman yangınlarına da dikkat çektiler, yaşamını yitirenlerin ailelerinin acılarını paylaştıklarını ve Yunan halkının yanında olduklarını belirttiler.
Kıbrıs sorunu çözüm sürecinde Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres'in geçici olarak görevlendirdiği özel danışmanı Jane Holl Lute’un Akıncı ile görüşmesinin ardından söz konusu süreçle ilgili Akıncı ile fikir alışverişinde bulunduklarını belirten Çavuşoğlu şöyle konuştu:
“Genel sekreter taraflar ve garantör ülkeler ne düşünyor, gelecekte neler yapılmalı, bunları görmek istiyor. Biz 11 Şubat 2014 açıklamasında Guterres’in önerisini kabul ederek müzakereyi sürdürdük fakat Crans-Montana’daki müzakereler yine de sonuçsuz kaldı. Bunun sebebi belli; Kıbrıs Rum tarafı, Kıbrıs Türkü'nü bir azınlık olarka görmeye devam ediyor. Eşit bir ortak olarak görmek istemiyor ve hiçbir şeyi Kıbrıs Türkü ile paylaşmak istemiyor.
“Biz Türkiye ve KKTC olarak başından beri hep adil, kalıcı bir çözüm ve müzakereden yana olduk ve bu tavrımızı herkes gördü. Sonuç itibariyle çözümsüzlüğün dışında Kıbrıs Türk halkına adil davranılmadı ve bugün maalesef kısıtlamalar, ambargolar ve izolasyon devam ediyor.
“Rum tarafının adanın tek sahibiymiş gibi davranmaktan vazgeçmesi gerekiyor. Özellikle hidrokarbon sondajları konusunda bu tavrını net bir şekilde görüyoruz ve bundan sonraki süreçte bu konuda bizim tavrımız da değişecektir.
Özetle Kıbrıs Türk halkının buradaki hakkını kimseye yedirmeyiz.
Ada'da iki halkının huzur içinde yaşamasını sağlamamız lazım. Biz hiçbir zaman bu konuda bencil veya tek taraflı düşünmedik. Adaya barışın ve huzurun gelmesi konusunda da yapıcı tutumumuzu sürdürdük.
“Türkiye Kıbrıs meselesini diyalog ve diplomasiye dayalı müzakere edilmiş adil ve kalıcı bir çözüm bulunması gerektiği inincını muhafaza etmektedir. Adadaki her iki tarafın da siyasi olarka eşit olduğu gerçeği asla değişmez ve değişmeyecektir.”