Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
DUAYEN ALTUNBAŞ'TAN BAŞARININ SIRLARI
DUAYEN ALTUNBAŞ'TAN BAŞARININ SIRLARI
Türkiye’nin en büyük yatını denizle buluşturan ünlü işadamı Rüştü Altunbaş başarının püf noktalarını Yurdagül Beyoğlu'na açıkladı:
29 Kasım 2013, 11:27

 

Türkiye’nin en büyük yatını denizle buluşturan ünlü işadamı Rüştü Altunbaş başarının püf noktasını açıkladı:

“İş sırlarınızı kimseye vermeyin”

Türkiye’nin en büyük ve en modern yatını denizlerle buluşturan ünlü işadamı Rüştü Altınbaş, başarının sırlarını ve Su Perisi anlamına gelen Egeria isimli yatının hikayesini Yurdagül Beyoğlu'na anlattı.

Bünyesinde helikopter pisti, yüzme havuzu, sauna ve spor salonu bulunan 58 metre uzunluğundaki lüks yatta her şeyin, uzaktan mobil cihazlarla kontrol edilebildiğini ifade eden Altunbaş, Egeria’nın 5 yıl süren çalışma sonunda tamamlandığını ve 38 milyon euroya mal olduğunu açıkladı. Egeria’nın beşinci yatı olduğunu belirten Altunbaş, daha önceki yatları Lübnan eski Başbakanı Refik Hariri’ye, Yosi isimli İsrailli önemli bir işadamına, Tataristan Cumhurbaşkanına ve çok önemli bir Rus işadamına sattıklarını kaydetti. 12 yaşından beni çalıştığını belirten Altunbaş, 75 yıldır da İstanbul Boğazının nadide köşesi Rumeli Hisarında turizm işi yaptıklarını ifade etti.

“Ticarete atıldığınızda kalkınacağım, çok para kazanacağım diye bir şey düşünmeyeceksiniz. Sadece muvaffakiyetin yollarını arayacaksınız. Bunun içinde doğru ve dürüst olacaksınız. Karşınızdakilere güven vereceksiniz. Doğru ve dürüst olmazsanız ne yaparsanız yapın, kalkınamazsınız. İş dünyasında dürüst tanınmadıktan sonra büyümeniz zordur” diyen Altunbaş, her işin bir sırrı olduğunu, bu sırrın başkalarıyla paylaşılmaması gerektiğini vurguladı.

image

Soru: İsminiz Türkiye’nin en büyük ve en modern yatını denizlerle buluşturmanızla gündeme geldi ancak bildiğimiz kadarıyla sizin serüveniniz Egeria’yla başlamadı. Türkiye’ye ilkleri getiren ticari başarılarınız da mevcut. İş hayatınıza başladığınız günden bugüne gelinen süreci anlatabilir misiniz?

12 yaşımda ticarete atıldım. Yıllardır bitmeyen bir iş… Esas mesleğim denizcilik ve balıkçılıktı. Askerliğimi de bahriyeli olarak yaptım. 1952 yılında inşaat sektörüne girdim. 1954 yılında Altunbaş İhracat İthalat Firmasını kurup iş makineleri ithalatına başladım. Hatta ihtilalde 30 kadar makineye el konulmuştu. Neden el konulduğunu ne Kenan Evren biliyordu, ne de ben. Bize teslim edildiğinde hepsi çürümüştü. Bunlarda ticaretin zorlukları tabi…1960 yılında Hisar Turistik Tesislerini kurduk. 75 yıldır buradayım, Boğaz’da…1974 yılında da Altunbaş Turizm, Denizcilik Ticaret İnşaat Limitet Şirketi doğdu. Çalışma alanlarımız inşaatçılık, yat turizmi, seyahat acenteliği ve sigortacılık oldu. Türkiye’de neye ihtiyaç varsa onu ithal ettik.

“TEKİRDAĞ’DAN KARADENİZ’E KADAR…”

İnşaat sektöründe Tekirdağ’dan Karadeniz’e kadar birçok yere imzamızı attık. İstanbul’un muhtelif yerlerinde inşaatlar yaptık, hala da yapıyoruz. Anadolu’nun birçok yerine iş kurduk. Ilıca, Kütahya, Adana yollarını hep ben yaptım. Rahmetli Uğur Mumcu benimle ilgili çok yazılar yazmıştı.

BAŞARININ SIRRI DÜRÜST OLMAK, GÜVEN VERMEKTİR”

Soru: İş hayatınızda hep yükselen bir grafik sergilediğinizi görüyoruz. Başarının sırrı nedir? Ticarete başlayan bir kişinin başarılı olmak için ne yapması gerekir?

Bunlar kalkınma olarak adlandırılmamalı. Ticarete atıldığınızda kalkınacağım, çok para kazanacağım diye bir şey düşünmeyeceksiniz. Sadece muvaffakiyetin yollarını arayacaksınız. Bunun için de doğru ve dürüst olacaksınız. Karşınızdakilere güven vereceksiniz. Doğru ve dürüst olmazsanız ne yaparsanız yapın, kalkınamazsınız. İş dünyasında dürüst tanınmadıktan sonra büyümeniz zordur.

“İŞİNİZE SAHİP OLMAK, NAMUSUNUZA SAHİP OLMAK GİBİDİR”

Bir de, işinize sahip çıkacaksınız, işinizi seveceksiniz. İşe sahip çıkmak, namusa sahip çıkmak gibidir. Yorulduğun da olacak, yorduğun da… Yorduğun insanlar o zaman sitem edecek ama sonra semeresini alacak. Çalışan mutlak semeresini alıyor. Kurduğun işe bağlı olarak kimi zaman kaybedeceksin, kimi zaman kazanacaksın… Kaybettiğin zaman çok üzülmeyeceksin, kazandığında çok sevinmeyeceksin. Mütevazi olacaksın.

“İNSAN NEREDEN DÜŞERSE ORADAN KALKMALI”

En önemlisi de, nereden düşersen oradan kalkacaksın. Hangi işte kaybettiysen o işte kazanmanın çarelerini arayacaksın. Başka işlere dalmayacaksın.

image

“İŞİNİZİN SIRRINI KİMSEYE VERMEYECEKSİNİZ

Bunlar genel olarak yapılması gerekenler ancak ticaret bir sırdır. Öyle otellerde, kahve köşelerinde, sohbetlerde anlatılacak bir şey değil. Eğer sırrınızı verirseniz o işi başkası yapar. İş hayatında çökenlerin çoğu bu nedenden çökmüştür.

Soru: Egeria Türkiye’nin en büyük ve modern yatı olarak denizlere indi. Egeria nasıl doğdu? Proje, dizayn, teknoloji olarak kimlerden yardım aldınız?

Egeria 5. yatımız. Daha önceki yatlarımız da dönemin en iyileriydi. Yaptırdığımız Golden Head isimli yatımız tasarım dalında Avrupa 1’incisi olmuştu, yatlardan biri de uluslar arası ödül aldı. Hatta devlet bundan dolayı teşvik verdi o zaman. Onu da bağış yaptık. Çünkü projelerimizi tamamen kendi öz kaynaklarımızla hayata geçirmeyi düstur edindik. Rüştü Altunbaş olarak devletten ne teşvik aldım ne de kredi.  Uluslararası denizcilik fuarında ödül alan yatımızı daha sonra Tataristan devlet başkanına sattık. Diğer yatlarımızı da Lübnan eski Başbakanı Refik Hariri’ye, İsrailli Yosi isimli büyük bir işadamına, ünlü bir Rus zengine sattık.

“KİMSE TÜRK TEKNOLOJİSİ OLDUĞUNA İNANAMIYOR”

Diğer yatlarımızda büyüktü ama Egeria hepsinden büyük. Kimse Türkiye’de yapıldığına inanamıyor. Türkiye böyle bir yatı nasıl yapabilir diyorlar. Teknoloji de, dizayn da bizden. Oğullarım Volkan ve Erkan Altunbaş’la birlikte çalışarak ortaya çıkardık.

“10 YIL AVRUPA VE AMERİKA’DAKİ TÜM MECMUALARI TAKİP EDEREK OLUŞTURDUK”

Egeria’yı Amerika’da, İtalya’da, Fransa’da ve Avrupa’nın diğer ülkelerinde çıkan mecmuaları 10 yıldır takip etmek suretiyle oluşturduk. Tüm mecmualardan bir parça esinlenerek kendi projemizi kendimiz çizdik. Çok özel bir çalışma oldu. Ortaya çok güzel bir iş çıktı. Egeria dünya standartlarında bir yat. Türkiye’de bundan büyüğü yok. Dünyada bundan büyüğü var ancak bu teknolojide olanı yok. Özellikleri saymakla bitmez. 4 katlı yatın 13 kamarası, dört güvertesi ve helikopter pisti var. Yatın kendisi dahil olmak üzere, elektronik aksamlarının çoğu uzaktan kumanda edilebiliyor. Yani telefonla bağlı olduğu limandan ipini çözüp kaldırabiliyorsun, akaryakıtını yükletebiliyorsun. Yolcular için 6, personel için 6 kamaranın yanı sıra, 1 VIP kamarası, helikopter pisti, sauna ve havuz bulunuyor. Bunun yanı sıra spor salonu ve garaj da var. İki ana olmak üzere beş motor mevcut. 25-26 bin deniz mili seyri var.

DEĞERİ 60-70 MİLYON CİVARI”

Egeria için 35 milyon Euro’ya yakın bir yatırım yaptık. Gerçekten yattan anlayanlara göre bu yatın değeri 60-70 milyon Euro. Ben bunu satayım desem Türkiye’de 45 milyon Euro’dan aşağı vermem. Değeri satıcıdan çok alıcı bilir. Gelip gezecek, görecekler. Yakında kitapçığı çıkacak. Vasıflarını anlatacağız o kitapçıkta.

Soru: Sizin hayır işlerine de önem verdiğinizi görüyoruz. Bunlardan söz edebilir misiniz?

Şunu söyleyeyim; Benim en büyük servetim çocuklarımdır. Hepsini mümkün olduğunca okuttum, ayakları üzerinde durur hale getirdim. Daha sonra diğer çocukların okuması için okullar yaptım. Ben yatırım yapmak kadar hayır yapmayı da sevdim. Bağış ve yardımlarımı kendi reklamım için değil bu tur yardım ve bağışlar yapmayan insanlarımızı teşvik etmek amacı ile anlatmak isterim. Öncelikle doğup büyüdüğüm ülkeye yatırım ve hayır yapmak kadar ulvi bir görev olmadığını söylemeliyim. Bugüne kadar birçok öğrenciye burs verdim. Bir lise, bir hastane yaptım. Yine Çayeli'nde kendi adımı taşıyan 18 derslik 2 spor salonlu 4 katlı ilköğretim okulu tarafımdan yapıldı. Memleketim Rize’de yolu olmayan yerlere yol yaptım. Oradaki bir cadde ve sokakla birlikte bir okula ismim verilmiştir. Türkiye’nin birçok yerinde olduğu gibi Rize’de de birçok işyeri açarak istihdam olanağı yarattım. Allah izin verirse Çayeli'ne bir Anadolu lisesi yaptırmayı düşünüyorum. Bunların dışında kapımıza gelen yardıma, desteğe ihtiyacı olan insanlara yeterince destek ve yardım vermekteyim.

“1974 MUTLU BARIŞ HAREKATINDA YER ALDIK”

Şunu da ilave edeyim; Bizim sülalemiz Sarıosmanoğlulları diye bilinir. Sonra Altunbaş yaptık. Amcalarım ve babam Birinci Cihan Harbine gitmişlerdir. Sakarya muharebesinde, Çanakkale muharebesinde yer almışlardır. Sakarya’da, Çanakkale’de cephane taşıyan kişilerdir. Mustafa Kemal Atatürk’ün ve İsmet İnönü’nün yanında olmuşlar, sıra arkadaşlığı yapmışlardır. Karadeniz insanından vatan haini çıkmaz. Bu vatanın her karış toprağında Karadenizli kanı vardır. 1974 yılındaki Barış Harekatında iki amcamın oğlu Tümgeneral Hüseyin Güneser karadan, Albay Kemal Altunbaş havadan büyük başarılar göstermiştir. Bunlardan büyük gurur duymaktayız.

image

Yurdagül Beyoğlu

Şeffaf Gazete.com
 


DİĞER HABERLER

YAZARLAR

KONUK KOLTUĞU KONUK KOLTUĞU
 DOLANDIRICILAR CUMHURİYETİ -Timur Soykan
Engin Ertem Engin Ertem
 KENTSEL DÖNÜŞÜM SEKTÖRÜN CAN SİMİTİ
Mutlu Demirdelen Mutlu Demirdelen
 İRANLI'NIN KKTC'Yİ SİNSİ İŞGAL GİRİŞİMİ
Cansu Aksoy Cansu Aksoy
 AİLE MAHKEMELERİNİN DİKKATİNE!
Av. Remzi Kazmaz Av. Remzi Kazmaz
 AKBELEN ORMANLARI VE PARİS İKLİM ANLAŞMASI
Süleyman Yıldız Süleyman  Yıldız
 AKLIM BOSNA'DA KALDI

SİTE ANKET

TÜRKİYE'DE EN BÜYÜK SORUN NEDİR ?








EN ÇOK OKUNANLAR