O sahneyi bilmeyen yoktur. Meg Ryan restoranda yemek yerlerken Billy Crystal’a çoğu kadının orgazm olmuş gibi davranıp bunu yutturduğunu söyler. Billy Crystal ise kendisinin kanmayacağını iddia eder. Meg Ryan durup dururken restoranı inletecek çığlıklar atarak orgazm taklidi yapar. Tüm müşteriler şaşkındır ve orgazma inanır; hatta orta yaşlı bir kadın orgazm nedeninin Meg Ryan’ın yediği yemekten olduğu yanılgısına kapılıp garsona “O ne yediyse, aynısından istiyorum” der.

Bu sahne boşuna efsane olmadı. Birincisi artistik bir orgazm taklidi yapmıştı Meg Ryan. İkincisi herkesin bildiğini sandığı ama üzerinde konuşmadığı bir tabu, kamusal alanda paramparça ediliyordu. En önemlisi bu konularda bilgili olacağını tahmin edebileceğiniz bir kadın o müthiş orgazma yemeğin neden olduğuna kanaat getirmişti.

Eşinden orgazm talep etmek
Yaşasın Orgazm’ı okuduktan sonra bu sahnenin önemini daha iyi kavradım. Birincisi elbette böyle bir sahne ancak bir kadının aklına gelecekti ve tümüyle kendi bildiği gibi kurgularsa başarılı olurdu. Ve ikincisi elbette garsona sipariş veren kadın, uluorta gerçekleşen o orgazmın nedeninin yemek olduğunu düşünürdü. Nedeni şu: “Orgazm kadından kadına, orgazmdan orgazma değişir. Her orgazm eşsizdir; tıpkı bir kar tanesi gibidir.” Yani muhtemelen restoranda gördüğü gibi orgazmı hiç yaşamamış kadınları temsil ediyordu o yaşlı kadın. Yaşı itibariyle bu tür konuların ayıp sayıldığı bir döneme ait bir insandı ve kadınların eşlerinden orgazm talep etmeye başladığı dönemi sıyırmıştı.

Kitabın yazarları Dorian Solot ve Marshall Miller birer seks uzmanı. Orgazmı en ince ayrıntılarına kadar irdeleyen yaklaşık 300 sayfalık bir kitap yazıp “sahte orgazm sahnesi”ni anmamış olamazlardı ki, kitapta sahneden kısa da olsa bahsediliyor. Tabii benim kadar önemsememişler Meg Ryan’ı... Onların odaklandıkları yaklaşık 2 bin kişinin yanıtladığı “orgazm anketlerinin” sonuçlarından tasnif ettiklerini aktarmak ve yıllarca süren görüşmelerden çıkardıklarını paylaşmak.

Orgazmın ne olduğu, o sırada kadının vücudunda nelerin değiştiği, nelere neden olduğu, orgazma ulaşmanın yolları, ulaşılamıyorsa nedenleri gibi dertleri var yazarların.

Kitapta birçok tavsiye bulunuyor, çözüm yolları öneriliyor, davranış kalıpları sunuluyor. Lakin mesele dönüp dolaşıp her orgazmın biricikliğine gelip dayanıyor. Ve anlaşılan kadınların o kadar az bir kısmı gerçekten orgazm yaşıyor ki, sahtesi oldukça fazla.

Solot ve Miller “banal erkek” yaklaşımını şu fıkra ile özetliyor: “Soru: Kadının orgazm olup olmadığını nasıl anlarsınız? Yanıt: Kimin umurunda?”

Yazarların bu banalliği kabullenmek ve erkekleri kaderlerine terk etmek gibi bir yaklaşımları tabii ki yok. Ama tespiti iyi yapmak gerekiyor. Kitabın “Bir de Erkeklere Kulak Verelim” bölümü, ortalama bir Amerikalı erkeğin nasıl yanlış yetiştirildiği, nasıl yanlış yönlendirildiğini anlatarak başlıyor. Eğitim meselesi sorun. 2 bin kişinin katıldığı ankette erkeklerin yüzde 98’i porno izlediğini söylemiş. Oysa kitap boyunca uzmanlarımız pornolarda gösterilen cinsel ilişkilerin “ambalajdan” öteye gitmediği, yanlış yönlendirdikleri, hatalı imajlar doğurdukları uyarılarını yapıyorlar. Porno penis boyundan vajina şekline, sevişme biçiminden davranış kalıplarına kadar birçok “beylik” hata barındıran bir dünya. 

Bu bölüm yazarlarımızın cinsiyetçilikten olabildiğince uzak durduklarını da gösteriyor. Şöyle diyorlar örneğin: “Kadın orgazmından söz ettiğimizi duyan kimileri şunu soruyor, ‘Kadın derken ne demek istiyorsunuz’. Transgender, queer ve interseks bireylerin müttefikleri olarak, toplumsal cinsiyetin basit bir kadın-erkek ikiliğinden daha karmaşık olduğunu biliyoruz.” Çalışmanın büyük bölümünde kendi deyimleriyle “doktorun ya da ebenin doğum sırasında ‘kız oldu’ dediği insanlardan. Başka deyişle XX kromozomları, vajinası, klitorisi olan, ergenliğe girdiğinde memeleri çıkan ve adet olmaya başlayan insanlardan” söz ediyorlar. Lakin lezbiyen, biseksüel, trangender, queer kadınlar için de ayrı bir bölüm var. Solot ve Miller cinsiyet değiştirme operasyonundan sonraki orgazmlar üstüne yapılan araştırmaların çok yetersiz olduğunu söylüyor. İşin aslı çok araştırma olan bölüm içinde tek bir doğru yok. Anlaşılan o ki mesele cinsel ilişki olunca her biri diğerinden farklı oluyor ve eskilerin deyimiyle işte tam da bu nedenle bu un daha çok su kaldırır.

Orgazm taklidini anlamanın yolu
Peki, Billy Cyrstal haklı mı? Yani kadının numaradan orgazm olduğunu anlamak mümkün mü? Yazarlarımıza göre, elbette mümkün. Pozitron emisyon tomografisi (PET) kullanan her erkek numarayı anlar. Küçük bir sorun var aletin değeri 3 milyon dolarcık. Buradan William Masters ile Virginia Johnson’ın 1950 ve 60’larda yaptığı araştırmalara geliyoruz. PET türü aletler, birçok başka şeyin yanı sıra orgazmın gerçekte nasıl yaşandığını, vücutta nelere neden olduğunu anlamak için kullanılıyor.

2013’te gösterilmeye başlayan “Masters of Sex” dizisinde ikilinin yaptıkları bu çalışmalar konu ediliyor. Temel olarak yaptıkları kadınları makinelere bağlayıp mastürbasyon ya da seks yapmalarını izleyerek cinsel uyarılmayı incelemek.

Bu çalışma bilim dünyası için o zaman oldukça radikaldi, yazarlarımız halen radikal olduğunu not düşmüş; ve anlaşılan o ki bu alanda temel bilgiler Masters ve Johnson’a ait.

YAŞASIN ORGAZM
Kadınlar İçin Sıradışı Bir Orgazm Rehberi
Dorian Solot
Marshall Miller
Çevirmen: Deniz Aycan
Aganta Kitap, 2014
293 sayfa, 23 TL.

Haber:Haluk Kalafat