Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
TÜRK SİNEMASININ EN BÜYÜK SORUNU YERELLİK
TÜRK SİNEMASININ EN BÜYÜK SORUNU YERELLİK
Ünlü reklam filmi yönetmeni Abdullah Ekşioğlu Müslüm gişede geçtiğimiz hafta itibariyle 4 milyon 357 bin 623 izleyiciye ulaştı. Vasat bir Türk Filmi’nin ise sinemada ulaştığı gişe rakamları maalesef 400 bin ila 800 bin arasında yer alıyor. Bu izleyici rakamları Müslüm’ü gişede geçtiğimiz hafta yabancı yapımların üzerinde birinci sıraya oturtmuş olarak servis ediliyor
8 Ocak 2019, 22:10

 

Yerli yapım filmlerin salonlarda yer bulmaya başlaması şüphesiz ki Türk Sineması’nın gelişimi için çok önemli bir adım. Ancak, yapısal gelişimi darbelerle ve yabancı yapımların baskınlığıyla sekteye uğrayan sinemamız, hak ettiği ve olması gereken noktadan çok uzakta.

Uluslararası topluma 15 Temmuz gibi çok haklı olduğumuz, sözde Ermeni soykırımı gibi haksız yere suçlandığımız, konuları bile anlatmakta başarılı olamamamızın en büyük nedeni sinemaya yeterli önemin verilmemesi.

image

Son yıllarda sayıları giderek artan, az sayıda ve amatör sayılabilecekbirkaç eseri uluslararası arenada ödüllendirilen Türk Sineması, maalesef çağdaşlarıyla yarışabilecek noktadan çok uzak görünüyor.

Ünlü reklam filmiyönetmeni Abdullah Ekşioğlu konuyla ilgili açıklama yaparak “Biz gişe rakamları ve başarı ölçütümüzü Türkiye ile sınırlı tutarak, kendine yalan zaferler yaratan ve bu naiflik içerisinde sinemamızın gelişimine ket vuran anlayışımızı henüz değiştiremedik” diyerek, gişede sadece Türkiye, Arap ülkeleri ve yurt dışındaki Türkleri hedefleyen bir anlayışın global pazardan yeterince pay almasının mümkün olmadığını, global pazardan pay alamayan bir sinema anlayışının da hiçbir zaman uluslararası rakipleriyle boy ölçüşecek yapımların bütçelerine ulaşamayacağını söyledi.

Sinemanın eğlence sektörünün bir parçası olması dışında, sanatın ve kültür iletişiminin en güçlü öğelerinden biri olduğuna dikkat çeken Ekşioğlu,iletişimin kuramlarında Chicaco Ekolünün ortak iletişime maruz kalan toplumlarda kültürün de bir süre sonra ortak hale geleceği teorisini hatırlatarak, kendi sinemasını oluşturamayan, uluslararası pazara taşıyamayan ve yaygınlaştıramayan toplumların kültürlerinin sürekli olarak yabancı baskısıyla yok olma tehdidi altında olacağını savundu.

image

Ülkemiz sinemasında maalesef bize bizi anlatan abartılmış bir yerellikdayatması olduğunu savunan ünlü reklam filmi yönetmeni Abdullah Ekşioğlu,“Yerel değerleri reddetmiyorum. Tabii ki bir ülkenin sineması, kendi yerel değerlerini taşımalı, ancak yerel değerleri taşıyacağım kaygısıyla sadece bizim anlayacağımız ve bize özgü konuları ele almak, sinemamızın Türk ve bir avuç Arap izleyiciye mahkûm olmasına, gişe gelirlerinin bu hedef kitleyle sınırlı olmasına ve mesajının kısıtlı bir kitle dışında kimseye iletilememesine nedenoluyor.” dedi.

“Somut örnek vermek gerekirse ülkemizde son günlerin en konuşulan yapımlarından Müslüm gişede geçtiğimiz hafta itibariyle 4 milyon 357 bin 623 izleyiciye ulaştı. Vasat bir Türk Filmi’nin ise sinemada ulaştığı gişe rakamları maalesef 400 bin ila 800 bin arasında yer alıyor.

Bu izleyici rakamları Müslüm’ü gişede geçtiğimiz hafta yabancı yapımların üzerinde birinci sıraya oturtmuş olarak servis ediliyor. Ancak Box Ofiice Türkiye’nin listesinde üçüncü sırada yer alan vasat bir Amerikan filmi olan Fantastik Canavarlar IMDB’nin verilerine göre şimdiden 253 milyon USD’nin üzerinde bir gelir elde etti. Yani kaba bir hesapla bizim listelerimizde 3. Sırada olan Amerikan Filmi, yine bizim listelerimizde1. Sırada olan Türk Filmine oranla 40 kat daha fazla gelir elde etmiş oldu.

Geliriniz rakibinizin 40’ta biriyken yapım maliyetinizi nasıl rakibinizle rekabet edecek seviyeye yükseltebilirsiniz?” diyen Ekşioğlu, bu sorunun ancak yerellikle evrenselliği iyi harmanlayarak, uluslararası pazara açılmakla çözülebileceğini savundu.

Uluslararası topluma 15 Temmuz gibi çok haklı olduğumuz, sözde Ermeni soykırımı gibi haksız yere suçlandığımız,konuları bile anlatmakta başarılı olamadığımıza değinen AbdullahEkşioğlu, uluslararası izleyiciye ulaşabilen bir sinemanın toplumların kendi tezlerini dünya kamuoyuna duyurmalarının en güzel ve sanatsal yolu olduğunu dile getirerek, devletin de bu konuda siyasi görüş ayrımı yapmaksızın ve fikir farklılıklarından korkmaksızın sinemayı desteklemesi gerektiğinin altını çizdi.

“Çözümönerileriniz yerli olabilir, ancak insan olarak sorunlarımız evrenseldir.”diyen Ekşioğlu bu noktanın formülünün iyi kurgulanmasının Türk Sinemasını global pazarda daha yukarılara taşıyacağını savunarak “Tabii ki bu tek başına yeterli değil, fikir ve ifade hürriyetinin tam olarak sağlanması birincil şarttır. Esasen bu ülkemizin uluslararası arenada güçlenmesinin de en önemli adımı olacaktır.

Biz sanat ve teknolojinin iç içe olduğu bir sektörde yer alıyoruz.

Fikir ve ifade hürriyetinden beslenmeyen bir sanat kültürelolarak büyük erozyonların yaşanmasına neden olabilir ve böyle bir şey olursa asılbeka sorunumuz o zaman ortaya çıkacaktır.” dedi.

Şeffaf Gazete.com


DİĞER HABERLER

YAZARLAR

KONUK KOLTUĞU KONUK KOLTUĞU
 DOLANDIRICILAR CUMHURİYETİ -Timur Soykan
Engin Ertem Engin Ertem
 KENTSEL DÖNÜŞÜM SEKTÖRÜN CAN SİMİTİ
Mutlu Demirdelen Mutlu Demirdelen
 İRANLI'NIN KKTC'Yİ SİNSİ İŞGAL GİRİŞİMİ
Cansu Aksoy Cansu Aksoy
 AİLE MAHKEMELERİNİN DİKKATİNE!
Av. Remzi Kazmaz Av. Remzi Kazmaz
 AKBELEN ORMANLARI VE PARİS İKLİM ANLAŞMASI
Süleyman Yıldız Süleyman  Yıldız
 AKLIM BOSNA'DA KALDI

SİTE ANKET

TÜRKİYE'DE EN BÜYÜK SORUN NEDİR ?








EN ÇOK OKUNANLAR